erotik shop
Bugun...


Rusya-Suriye hattı ve Türkiye (1-2)
Hep söylenir, ''Çar deli Petro zamanından beri, Rusya sürekli sıcak denizlere, Boğazlara ve Akdeniz'e açılmayı, uzanmayı hayal eder, hedef edinir'' diye... *** Yeni Şafak'tan Müfid Yüksel'in tarihi hafızamızı yenileme babından iki yazısı...

facebook-paylas
Tarih: 06-12-2015 04:15
Rusya-Suriye hattı ve Türkiye (1-2)
+ -

-1-

Hep söylenir, “Çar deli Petro zamanından beri, Rusya sürekli sıcak denizlere, Boğazlara ve Akdeniz'e açılmayı, uzanmayı hayal eder, hedef edinir” diye.

Kökenleri Vikinglere dayalı bir topluluğun Slavlaşması ile oluştuğu söylenen Ruslar (Rus adı da Vikingçedir) ilkin Kiev'de kurdukları prenslikle/Knezlik sahneye çıkarlar, daha sonra Moskova knezliği kurulur. Ancak, Deşt-i Kıpçak Denilen ve Kırım'ı da içine alan bölgede Kıpçakların egemenliği karşısında ciddi bir varlık gösteremezler. 1200'lü yıllarda istilacı Moğollar tarafından Kıpçaklar dağıtılır, Deşet-i Kıpçak'ta Moğol egemenliği kurulur. Cengiz Han'ın oğlu, Cuci Han'ın oğlu Batu Han tarafından burada Altın Ordu devleti teşkil edilir. 1256'da ölen Batu Han'ın yerine geçen Berke Han ise, egemenlik alanını genişleterek Kafkaslar ve İran'da, Anadolu'da, Kürdistan'da egemen olan Kuzeni Hülagu'ya da kafa tutar. Berke Han, Kıpçak asıllı Sultan Baybars'ın hakim olduğu Mısır ve Suriye ile de ilişki kurar, 1262'de Müslümanlığı kabul eder. Bölgede kısa zamanda Müslümanlık yayılır. Bu tarihlerden sonra Altın Ordu Devleti artık Müslüman bir devlet olarak, gücünü sürdürür ve Mısır başta olmak üzere diğer İslam beldeleri ile ciddi ticari, ilmi ve siyasi ilişkiler geliştirir. Altın Ordu Devleti, kısa zamanda ilim ve ticaret merkezi halini alır, Kiev ve Moskova'daki Rus Knezlikler de, Altın Ordu devletine bağlı hale gelir.

Timur”un Anadolu ve Kafkasya”ya seferler yaptığı dönemlere gelindiğinde ise, Altınordu Devleti hanedanı içinde taht kavgaları baş gösterir. Bundan istifade ederek buraya sefer düzenleyen Timur, Altın Ordu Devleti'nin güney'deki topraklarını işgal eder ve bu devleti adeta dağıtır. Moskova dahil devletin kuzey bölgeleri zamanla kopar. Devlet, Kırım Hanlığı şekline gelerek küçülür. 15. yüzyıl sonlarına gelindiğinde; gerek hanlık içindeki taht kavgaları, gerekse kuzeyden gelen saldırılar bu hanlığı iyice zayıflatır. Fatih döneminde, Sadrazam Gedik Ahmed Paşa'nın Ruslara karşı seferleri sonucunda Kırım Hanlığı Osmanlı'ya bağlanır.

Timur'un Deşt-i Kıpçak'a yönelik seferinin, Berke Han (1256-1266) devrinden beri bir İslâm ülkesi olarak önemli gelişme göstermiş olan Altın Ordu devletini dağıtarak, bir hayli küçülmesine ve bir daha toparlanamamasına yol açar. Rusların Moskova Hanlığını bile kendine vassal haline getirmiş olan Altın Ordu devletinin ikbali söner, zamanla Rusların önünün açılmasına zemin teşkil eder.
Ruslar daha sonra, 16. Yüzyıl'da, Moskova merkezli olarak Korkunç İvan döneminde bir hayli güç kazanır. Korkunç İvan çevredeki bütün diğer prenslikleri/knezlikleri zorla ve acımasızca Moskova'ya boyun eğdirir. Ülkesinin topraklarını iki katına çıkaran Korkunç İvan Rusların ilk çarı/imparatoru olur. Zamanla hep Rusya güç kazanır. Sultan IV. Murad zamanında, Osmanlı-Rus ilişkilerinde ticaret başta olmak üzere ciddi gelişmeler kaydedilir. 18. Yüzyıla gelindiğinde ise, önce tahtı kardeşleri ile paylaşan Çar Deli Petro, Karadeniz'de Osmanlı Kırım'ı ile Kuzeydeki tundra ve buz kaplı topraklar arasında kalan ülkesini bu kıskaçtan kurtarmaya çalışır. Azak ve Kırım'a seferler düzenler Azak kalesini alır. Kendisine karşı savaş açan İsveç kralı Demirbaş Şarl'ı her ne kadar sonradan Osmanlı'ya sığınmaya mecbur bırakmışsa da fazla ilkin karşısında fazla bir başarı elde edemez. Çar Deli Petro uzun zaman hanedan ve devlet içindeki rakipleri ile uğraşır. Nihayet 1697'ye gelindiğinde onları çok acımasızca tasfiye eder. Korkunç İvan'ınkine benzer bir idare tesis eder. Ülkenin idare merkezini Moskova'dan, Neva nehri deltasında, -bugün kendi adı ile anılan St.Petersbourg- kurduğu şehre taşır.

Ülkesini imparatorluk olma yönünde genişletmeyi aklına koyan, Çar Petro, Avrupa ve Karadeniz'e olduğu gibi İran taraflarına da seferler düzenler. 1711'de Osmanlıya karşı açtığı savaşta ordusu ve kendisi, Baltacı Mehmed Paşa idaresindeki, Osmanlı ordusunca kuşatılır. Ancak, Prut Zaferi Osmanlıların Ruslar karşısında kazandığı son zafer olur. Nihayet bir anlaşmaya varılır. Azak Kalesi Osmanlılara iade edilir. Çar Deli Petro'nun Sıcak denizlere açılma teşebbüsleri böylece ertelenmiş olur. İran'a yönelik seferlerinde, o sırada Safevi hanedanının da çökmesi ile başarı elde edip, Hazar Denizi kıyılarını istila eden Çar Deli Petro sonunda 1725 yılında ölür. Çar Deli Petro ve özellikle Çariçe Katerina zamanında Rusya artık güçlü bir imparatorluğa dönüşür.

-2-

Prut zaferi, Azak kalesinin geri alınması Ruslar'ın balkanlara ve sıcak denizlere açılmasının önünü belli bir süre ertelese de, artık Rusyanın yükselişi durmadı, Deli Petrodan sonra, varis bırakmadan ölmesi dolayısıyle, askerin delaleti ile yerine 1712'de onunla evlenmiş olan Çariçe Katherina getirilir. 1725'ten 1727'ye kadar iki yıl hüküm süren Çariçe ülkesinin toparlanması konusunda ciddi adımlar atar.

Daha sonra II.Peter'in üç yıllık Çarlık dönemi gelir. 1730'la 1740 arasında, Deli Petro'nun yeğeni Çariçe Anna İvanovna dönemlerinde Rusya Avrupa'da Avusturya karşısında ilerlemeler kaydeder, Bir ara Kırım'a sefer düzenlenerek, Bahçesaray bile yağmalanır. Anna'nın yerine bir yaşındaki IV. İvan geçirilir. Çarlık Rusya'sında bir ara naipler dönemi söz konusu olur .

1762'de Çar olan III Peter altı ay sonra ölür. Onun yerine geçen II. Katerina ise ölüm tarihi olan 1796'ya kadar uzun bir dönem hüküm sürer. Onun zamanında Rusya artık büyük bir imparatorluk halini alır. Bu yüzden II. Katherina , Büyük Katherina adını alır.Tam bu dönem Kırım Hanlığının sonu, Osmanlı'nın Karadeniz'in kuzeyini kaybettiği dönemdir.

Rus Çarlığı 1750' erden itibaren, özellikle bu, Çariçe II. Katherina zamanında yeniden yükselişe geçmiş. Kırım”ı ve Osmanlı”yı ciddi olarak tehdide maruz bırakmıştır. Osmanlı devletinin Nemçe/Nemsa karşısında aldığı peşpeşe yenilgiler böyle bir sonuca yol açmıştır. 1768”de Rusların Kırım için açtığı savaşlar, 1774'te Osmanlı”nın çok ağır yenilgisi ve bedel ödemesi ile neticelenmiştir. Bu tarihte imzalanan Küçük Kaynarca muâhedesi Osmanlı”nın Kırım üzerindeki himaye ve haklarına son vermiş. Osmanlı'nın artık bir cihangir devlet statüsünde olmasının da sonunu getirmiştir. Ruslar tarafından işgal edilen Kırım 1783»te tümü ile Rusya»ya ilhak edilerek bu hanlığa son verilmiştir.

Bu dönemden itibaren, özellikle 19. Yüzyılda, vuku bulan Osmanlı-Rus muharebeleri Osmanlı'nın sürekli darbe yiyerek Balkanlar ve Kafkaslardaki topraklarının kaybına sebebiyet vermiştir. 1828'deki Osmanlı Rus Seferi, Mora yarımadasında bağımsız Yunan devletinin kurulması neticesini verdiği gibi, Sırbistan Kara Yorgi ve Gradacaclı Hüseyin Kapudan olayları neticesinde muhtar bir bölge haline gelip, Belgrad Paşalığı kurulmuştur.

Mısır meselesi ve Kavalalı Mehmed Ali Paşa hadisesinde, Vali Mehmed Ali Paşa'nın oğlu İbrahim Paşa komutasındaki Mısır ordusu, Nizip'te Sultan II. Mahmud'un ordusunu yenmiş, Kavalalı'nın ordusu Kütahya'ya kadar ilerlemiştir. Bu radde de Osmanlı Rusya ve diğer devletlerden yardım istemiş; İbrahim Paşa'nın İstanbul'a yönelmesi tehdidine karşı İstanbul'a Rus askerleri getirilmiştir. Bu da Rusya'nın Osmanlı üzerinde nüfuz tesis etmesini intac ettirmiştir.

1853'teki Kırım, Eflak-Boğdan ve Kars savaşlarında ise, Osmanlı topraklarını işgal edip paylaşmayı kararlaştıran Rusya'ya karşı Fransa ve İngiltere Osmanlı'nın yanında müttefik olarak savaşlarda yer alıp, Rusya'nın Eflak Boğdan'dan el çekmesini sağlamışsa da, 1856'daki Paris anlaşması Osmanlı'ya bir şey kazandırmamıştır. Savaşta Osmanlı'nın yanında yer almalarının bedeli olarak İngiltere ve Fransa'nın dayattıkları Islahat Fermanı ise uzun vadede Gayr-i Müslim unsurların bir bir Osmanlı'dan kopmalarını hızlandırmıştır.

1293/1877-78'de Sultan Abdülazîz'i devirip katlettiren İngiliz yanlısı Hüseyin Avni Paşa ekibinin soktuğu harp ise Osmanlı devleti için tam bir yıkım olmuştur.

- Müfid Yüksel - Yeni Şafak 




Bu haber 2628 defa okunmuştur.

YORUMLAR

Henüz Yorum Eklenmemiştir.Bu Haber'e ilk yorum yapan siz olun.

YORUM YAZ



İLGİNİZİ ÇEKEBİLECEK DİĞER HABERLER
ÇOK OKUNAN HABERLER
  • BUGÜN
  • BU HAFTA
  • BU AY
YUKARI