Hiç kuşku yok ki,tarihsel dönemlerin değerlendirilmesinde en etkili araçlardan biride şarkılardır. 80’li yıllardan itibaren başlayan sürecin en önemli özelliği dünyada ve Türkiye’de hızlı sosyal değişimlerin yaşanmasıdır. Türkiye yavaş yavaş askeri rejimin etkisinden kurtulmuş, Sovyetler Birliği ve Yugoslavya dağılmış, Berlin Duvarı yıkılmış, iki Almanya birleşmiş, dünyada parçalanma ve birleşme süreçleri iç içe geçmiş, İran devriminin ve İhvan merkezli çevirilerin etkisiyle İslami radikalizm yükselmiş, PKK hareketi giderek güç kazanmış, modernizmin tekil felsefesi tartışmaya açılmıştır. Sosyalizm ve sol hareketler Sovyetler Birliği’nin çöküşüyle büyük hayal kırıklığı yaşarken,İslami hareketlerde canlanma görülmüştür. Kuşkusuz bu dönemlerde yaşanan süreçler dönemin sanat ürünlerinde özellikle de türkülerinde dile gelir. 80’li yıllardan itibaren başlayan sosyal ve siyasal değişimlerin yarattığı hayal kırıklıklarını dile getirmede, sanıyorum Ahmet Kaya’nın “Yorgun Demokrat” parçası kadar başarılı olanı yoktur. Genel olarak soldaki hayal kırıklıkların, kitabi olanlar reel olan arasındaki farkı anlatan şarkı, diğer ideolojilerdeki değişimi ve kırılmaları da aynen yansıtır.
Ahmet Kaya’nın tüm bu değişimlere denk düşen şarkısı “Yorgun Demokrat”dönemin ruhunu, mücadele biçimini, risklerini,bir inanç uğruna yaşanılan zorlukları betimleyerek başlar.
“Karanlık yollardan geçtik
Zehir gibi sular içtik
Bir yanımızda ölüm
Bir yanımızda yar sevdik
Bir değil bin bir kere
Sırat köprüsünden geçtik
Cehennem denen illetin
Ta göğsünü deldik geçtik”
Devamı : http://www.fikirzemini.com/yazarlar/yusuf-yavuzyilmaz/yorgun-demokrat-uzerinden-turkiye-sosyolojisi/118/