erotik shop
Bugun...


Neden Evet diyeceğiz?
Hülasa: EVET diyeceğiz ve bu Devleti kendi kökleri üzerine yeniden inşa edeceğiz. Devletin bir eli haine tokat için kalkarken diğer elinin haini koruma/uyarma/kaçırmaya sebep olan çok başlılığa son verip Devlet akıl ve İradesini tek merkezde yeniden ihya edeceğiz. Hesapları birleştireceğiz, kendimizi bir bireyi sınırsız ve hesapsız harcama yaparken diğer bireyi hesabı ödemek için varlığını satmak zorunda kalan müflis aile pozisyonundan kurtaracağız.

facebook-paylas
Tarih: 13-02-2017 12:13
Neden Evet diyeceğiz?
+ -

Diriliş Postası'ndan Fatih Sevgili yazdı...

Neden EVET - 1: 

Geçen hafta "Usul esasa mukaddemdir." şiarıyla usule dair "Nasıl EVET diyeceğiz.?" (Tıklayınız)  başlıklı bir yazı yazmıştım...

Esasa dair de "Neden EVET diyeceğiz.?" başlığında:
1-Hayırcılar doğru söylemediği için EVET diyeceğiz. 
2- Kime ve neye karşı EVET diyeceğiz?
3- EVET demekle ne kazanacağız?

Alt başlıklarıyla 3 madde de yazacağım inşaallah...

Demokrasi denilen sistemin en önemli kuralı kuvvetler ayrılığıdır; yasama, yürütme ve yargı birbirinden bağımsız olmalıdır.

Mevcut parlamenter sistemde bu kuvvetler birbirinden gevşek olarak ayrıdır çünkü yürütme yaşamanın içinden çıkmaktadır. Ancak Cumhurbaşkanlığı sisteminde bu kuvvetler birbirinden keskin şekilde ayırdı. Yürütme, yasamanın içerisinden değil ayrı olarak halk tarafından seçilmektedir.

"Parlamenter sistem" de "Başkanlık" ve "Yarıbaşkanlık" sistemi de "Cumhurbaşkanlığı" sistemi de demokratik sistemin içinde var olan yönetim şekilleridir.

1- HAYIRcılar doğru söylemediği için EVET diyeceğiz.

Şimdi muhalefetin/Hayırcıların iddiaları tek tek inceleyelim.

İddia: Yeni sistemde Cumhurbaşkanı yargılanamaz tek adam olacak.

Gerçek: Mevcut sistemde Cumhurbaşkanı sadece ve sadece 'Vatana ihanet' iddiasıyla yargılanabilir onun için de TBMM'nin %75 çoğunluğunun oyu ile Yüce Divana sevk edilebilir.
Yeni sistemde ise Cumhurbaşkanı tüm suçlardan yargılanabilir ve bunun için TBMM'nin %51 oyu yeterlidir.

İddia: Yeni Sistemde Cumhurbaşkanı TBMM'yi feshetme yetkisine sahip olacak.

Gerçek: Mevcut Sistemde zaten Cumhurbaşkanı hem dilediği kişiyi Başbakan yapabilmekte (28 Şubat sürecini hatırlayın, Yalım Erez'i hatırlayın) Başbakan ve Bakanlar Kurulu üyelerini kabul veya red edenilmekte hem de TBMM'yi feshedip seçime götürme yetkisine sahiptir. 7 Haziran sonrası 1 Kasım seçimlerine nasıl gittiğimizi hatırlayın. Hatta mevcut sistemde Cumhurbaşkanı TBMM'yi seçime gönderirken kendisi aynı makamda oturmaya devam etmektedir.
Yeni sistemde ise Cumhurbaşkanı TBMM'yi feshedip seçime götürünce kendisini de feshetmiş oluyor ve kendisi de seçime gitmek zorunda kalıyor.

İddia: Yeni sistemde Cumhurbaşkanı ülkeyi KHK ve OHAL ile yönetecek.

Gerçek: Yeni sistemde Cumhurbaşkanı OHAL ilanı yapsa da TBMM onayına sunacak TBMM kabul ederse geçerli olacak. Ayrıca yasama organı TBMM olduğu için Cumhurbaşkanı yasa/kanun yapma yetkisi olamadığı gibi kanun/yasalara aykırı KHK da çıkaramaz.

İddia: Yeni sistemde Cumhurbaşkanı bütçeyi yapacak ve denetime tabi olamayacak.

Gerçek: Cumhurbaşkanı tıpkı şimdiki Başbakan gibi yaptığı Bütçeyi TBMM onayına sunacak ve TBMM kabul ederse geçerli olacak. Ayrıca yeni sistemde Cumhurbaşkanı yaptığı tüm yürütme faaliyetlerinde TBMM denetimine açık olacak ve yargı yolu da açık olacak.

İddia: Yeni sistem ile Pâdişahlık sistemi gelecek rejim değişecek.

Gerçek: Halkın seçtiği, bütçesi ve attığı her adımı TBMM denetimine ve yargıya açık olan bir Pâdişahlık sistemi dünya tarihinde var mı ki.?

İddia: Yeni sistemde Cumhurbaşkanı yüksek yargıyı atayacak ve yargı üzerinde vesayet kuracak.

Gerçek: Mevcut sistemde Cumhurbaşkanı AYM'ye 13 üye aramaktadır. Yeni sistemde 12 üye arayacak. Yeni Sistemde Cumhurbaşkanı HSYK'ya 4 üye ataması yaparken TBMM 7 üye ataması yapacak.

İddia: Tamam Erdoğan'a güveniyoruz peki yarın yanlış biri Cumhurbaşkanı olursa ne olacak.

Gerçek: Biz milletin iradesine ve ferasetine güveniyoruz yanlış adama %51 oy vermez
Hem zaten biz bu sisteme sözde 3 elitin kapalı kapılar ardında oturup halkın oy vermediği yanlış bir adamı o veya bu şekilde Başbakan yapamasın kimse halkın iradesini ipotek altına almasın diye Evet diyoruz.

İddia: Ülkeyi 18 yaşındaki çocuklar yönetecek.

Gerçek: İslami olarak da Avrupa yasalarina göre de reşit olan bir kişi her türlü yönetme şartlarına haizdir. Kaldı ki yeni sistemde Milletvekili 18 yaşında olacak diye bir kaide yoktur sadece 18 yaşında olan da milletvekili olabilir denilmektedir.

İddia: Erdoğan seçildikten sonra bir daha seçime gitmeyecek ve tek adam rejimi gelecek.

Gerçek: Akla ziyan bu iddia cevaba değer değil ama seçime gitme yasalarla belirlenmiştir. Kaldı ki TBMM çoğunluğu da istediği zaman seçime gitme kararı alabilmektedir.

İddia: Türkiye Başkanlık sistemine gidiyor bu demokrasiye aykırıdır.

Gerçek: Türkiye Başkanlık sistemine gitmiyor Partili Cumhurbaşkanı sistemine gidiyor. Kaldı ki AB/D ülkelerindeki başkanlık sistemini anlatırken ağzının suyu akanların bu iddayı ortaya atması gülünçtür.

İddia: Yeni sistemde ülke bölünecek.

Gerçek: Yeni sistem ile ülkenin üniter yapısı daha da güçlenmektedir. Değişen maddeler arasında Anayasanın ilk 4 maddesi de yoktur üniter yapıya halel getiren bir düzenleme de yoktur. Ülkeyi bölmek isteyen PKK ile Ülkenin bölünecegini iddia eden ulusalcıların aynı safta HAYIR demeleri de bunun en açık delilidir.

Ba'de kulli hisab;

Osmanlı Devletini Parlamenter sistem batırdı. Halk ile halkın değerleri ile hiçbir ilişkisi olmayan bir zevat gelip babasının kurduğu devlette padişahın üzerine vesayet kurdu ve onu karar alamaz hareket edemez duruma getirdi.

Bugün de halkın oyunu almayan ve alma ihtimali olmayan bir zevat yalan ve çarpıtma ile halkın iradesi üzerindeki vesayetini sürdürme ve Milletin Devletini karar alamaz hale getirmek için bu sistemin devamını savunmaktadır.

Kısaca: Haklı ve doğru olan kişi yalana/çarpıtmaya tevessül eder mi; yalan söyleyen kişi haklı ve doğru olabilir mi.? Olamaz.

 

Neden Evet - 2: 

"Nasıl EVET diyeceğiz" (http://dirilispostasi.com/a-5147-nasil-evet-diyecegiz.html) başlıklı yazı ile başladığımız ve Neden EVET diyeceğiz-1(HAYIR’cılar doğru söylemediği için EVET diyeceğiz: http://dirilispostasi.com/a-5148-neden-evet-diyecegiz.html) ile devam eden diziye Neden EVET diyeceğiz-2 (Kime karşı EVET diyeceğiz) ile devam ediyoruz...

Demokrasinin vazgeçilmez ilkesi olan kuvvetler ayrılığını bile gerçek anlamda tesis edemeyen ve nihayetinde iç ve dış vesayet odalarının baskısı sonucu geçtiğimiz parlamenter sistemde ısrarcı olanların gerçek niyetlerini bildiğimiz için bu halk oylamasında EVET diyeceğiz.

Osmanlı Devletine zorla kabul ettirilen parlamenter sisteme geçtiğimiz günden bugüne kadar en hayati konularda bile Devlet hızlı ve etkin karar alamaz durumdadır.

Millet iradesi devamlı olarak parlamenter sistemden kaynaklanan (veya sistem kurucuları tarafından bilerek açık bırakılan kapılardan) boşluklardan/tezatlardan dolayı vesayet odaklarının müdahalesine açıktır; bu müdahaleler hepimizin malumudur.

İki asırdır 'çağdaş/uygar/demokrat' diye gözümüze sokulan Batı ülkeleri kendi gelenekleri üzerine inşa ettikleri etkin sistemleri ile asırlık programlar yaparak yönetilirken bize dayattıkları tarihimizle bir geleneği olmayan sistem yüzünden bir asır önümüzü görmek değil, bir yıllık program bile yapamaz duruma getirildik. (Hepimizin hayatında devamlı kullandığı "Burası Türkiye, her an her şey olabilir" sözü bile buna en iyi örnektir.)

Tarihi ve geleneği yani kökleri üzerine inşa olmamış hiçbir yapı var olamaz ve bir varlık üretemez.

Devlet aklının her on yılda bir herhangi bir vesayet odağının yaptığı darbe ile tamamen dumura uğratılması ve her olaydan sonra Devlet aklının günü kurtarma refleksi ile değişiklik göstermesi köklerimiz üzerine inşa olmadığımızın sonucudur. Tarihimizle bağımız olmadığı için geleceğimizi de inşa edemiyor asırlık programlar yapamıyoruz.

İşte bu boşluğumuzdan faydalanıp kendilerini var eden, üzerimizde vesayet kuran güçlerin varlığına son vermek için EVET diyeceğiz.

1- Bu coğrafyaya fitne ve zulüm dışında bir şey getirmemiş, halkın değerlerine düşmanlığı kendisine ilke edinmiş; batı taklitçiliği ile ilerleyip İslam ile gerileyeceği hezeyanına iman etmiş İttihatçı zihniyete karşı EVET diyeceğiz.

2- İnsanların mezarını açıp kafatasını ölçen, bıyık boyunu kumpast ile ölçen, ibadethaneleri ahıra çeviren, Kur'ân-ı ve ezanı yasaklayan, millete zorla gavur şapkası giydirip giymeyeni idam eden, alfabemizi değiştirip bizi İslam ümmetinden koparan, kendisini iktidar yapmayan halkı aşağılayan, her fırsatta vesayet odakları ile ittifak yaparak halkın iradesine ipotek koyan, İstiklal mahkemelerinin mimarı, Dersim katliamının faili, Kürtlerin inkar, imha ve asimilasyon politikalarının yegane sahibi, milleti özde vatandaş ve sözde vatandaş olarak, çağdaş ve gerici olarak, Alevi ve Sünni olarak bölüp topluma tefrika sokan Kemalizm’e yani sözde sosyalist özde en azılı faşist olan CHP'ye karşı EVET diyeceğiz.

3- Kemalizm’in sonucu, çocuğu, can suyu ve azığı olan (Küçük ve Perinçek aklı ile kurulan) Kürtlerin inkar, imha, asimilasyon ve islamsızlaştırılmasını tamamlamak için kurulan HDPKK/Apoizme karşı EVET diyeceğiz.

Bugüne kadar Kürtlere ölüm, yıkım, göç, zulüm dışında bir şey getirmeyen; milli uyanış ve direniş adı altında dayattığı İslamsız, geleneksiz, ahlaksız, ailesiz, cinsiyetsiz Kürt kimliği karşılığında Kürtlerin canlarına, mallarına, geçmişlerine ve geleceklerine musallat olan PKK'ya karşı EVET diyeceğiz.

Türksolu kırıntılarının devrim fantezilerini Kürtler üzerinden hayata geçirmek adına savaşı Kürt şehirlerine taşıyıp ocaklarını yıkan, Kürtler için asrın fırsatı olan çözüm sürecini Nişantaşı'nın 3-5 kafe devrimcisinin fantezisine kurban eden HDPKK'ya karşı EVET diyeceğiz.

Özgürlük diyerek Kürtleri öldüren, kardeşlik diyerek Türkleri öldüren, halklar diyerek Kürtleri tüm İslam halklarına düşman yapan ve onlara "Bîjî ABD" sloganı ile Emperyalizm uşağı yapmaya çalışan PKK'ya karşı EVET diyeceğiz.

4- Darbeciler tarafından var edilen ve devamlı vesayet odaklarını alkışlayan, her fırsatta halkı aşağılayan Darbeci BARO yönetimine ve türevi olan bilumum kılık ve kimlikle 'Halka rağmen halkçılık tiyatrosu'nda kendilerine verilen rolü oynayan; milletin ensesinde boza pişiren elitlerin medyasına, kurum ve kuruluşlarına karşı EVET diyeceğiz.

5- İnsanlık tarihinin en büyük casusluk şebekesi ve Belamlar topluluğu olan; takkiyeyi kendine din edinmiş, bukelemunları bile hayrete düşüren renksiz, kılıksız, ilkesiz, vatansız FETÖ’cülere karşı EVET diyeceğiz.

İslam deyip İslam’ın içini boşaltan, vatan deyip vatana ihanet eden, hizmet deyip hırsızlık yapan, altın nesil deyip koyun postunda çiyanlar yetiştiren; bu milletin dinine, vatanına, canına, malına, zeki bireylerine musallat olan FETÖ’cülere karşı EVET diyeceğiz.

15 Temmuz'da Milletin Devletini, milletin silahı ile Siyonizmin adına işgal etmeye teşebbüs eden şeytanın çocuklarına ve onların sahipleri ve efendileri olan bilumum dış güçlere karşı EVET diyeceğiz.

Hülasa: EVET diyeceğiz ve bu Devleti kendi kökleri üzerine yeniden inşa edeceğiz. Devletin bir eli haine tokat için kalkarken diğer elinin haini koruma/uyarma/kaçırmaya sebep olan çok başlılığa son verip Devlet akıl ve İradesini tek merkezde yeniden ihya edeceğiz.

Hesapları birleştireceğiz, kendimizi bir bireyi sınırsız ve hesapsız harcama yaparken diğer bireyi hesabı ödemek için varlığını satmak zorunda kalan müflis aile pozisyonundan kurtaracağız.

 




Bu haber 1172 defa okunmuştur.

YORUMLAR

Henüz Yorum Eklenmemiştir.Bu Haber'e ilk yorum yapan siz olun.

YORUM YAZ



İLGİNİZİ ÇEKEBİLECEK DİĞER HABERLER
ÇOK OKUNAN HABERLER
  • BUGÜN
  • BU HAFTA
  • BU AY
YUKARI